Objective: In this study, we aimed to evaluate the isolated strains from the patients with chronic dacryocystitis and the relationship between different anatomical areas and their antibiotic susceptibilities.
Methods: Fifty patients diagnosed with chronic dacryocystitis were included. Fifty patients underwent endoscopic endonasal dacryocystorhinostomy from March 2013 to April 2014. Swab samples were obtained from conjunctiva and inferior nasal meatus before surgery, obtained from lacrimal sac during surgery. Identification and antibiotic susceptibility of the isolated strains were performed by automated Vitek version 2.0 systems (BioMeriuex Inc., Marcy-l'Étoile, France).
Results: A total of 39 (78%) female and 11 (22%) male patients were operated and 150 swab samples were evaluated. Bacterial growth was detected in 136 (90.6%) culture samples. A single (n=125; 91.9%) or two different (n=11; 9.1%) microorganisms were grown on culture media. The distribution of gram-positive strains (n=91) and gram-negative strains (n=56) were 61.90% and (38.10%), respectively. The most frequently isolated gram-positive isolate was Staphylococcus. Gram-negative isolates were susceptible to third-generation cephalosporins, cefepime and carbapenems while gram-positive isolates were susceptible to vancomycin, teicoplanin and linezolide.
Conclusion: For methicillin-sensitive coagulase-negative Staphylococci and methicillin-resistance coagulase-negative Staphylococci, bacterial growth demonstrated similarities among three different compartments (conjunctiva, lacrimal sac and inferior meatus). In other words, growth of these microorganisms in one location points to their proliferation in the other location or vice versa. This data can be used to guide antimicrobial therapy for these cases; but further studies are required.
Bir üçüncü basamak hastanesindeki kronik dakriyosistit hastalar›n›n kültür sonuçlar›n›n klinik ve mikrobiyolojik de¤erlendirmesi
Amaç: Bu çalışmada, kronik dakriyosistitli hastalardan izole edilen örnekler yardımıyla farklı anatomik bölgeler ile bunların antibiyotik duyarlılığı arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Kronik dakriyosistit tanısı konmuş ve Mart 2013 ile Mayıs 2014 arasında endoskopik endonazal dakriyosistorinostomi ameliyatı geçiren 50 hasta çalışma kapsamına alındı. Swab örnekleri konjunktiva ve alt nazal meatustan ameliyat öncesi, lakrimal kese örnekleri ise ameliyat sırasında alındı. İzole edilmiş örneklerin tanımlanmasında ve antibiyotik duyarlılığının belirlenmesinde Vitek version 2.0 sistemleri kullanıldı (BioMeriuex Inc., Marcy-l'Étoile, Fransa).
Bulgular: Otuz dokuzu kad›n (%78), 11'i erkek (%22) toplam 150 hasta ameliyat edildi ve kendilerinden swab örnekleri alındı. Kültür örneklerinin 136'sında (%90.6) bakteri gelişimi saptanmıştır. Kültür ortamında tek (n=125; %91.9) veya iki farklı (n=11; %9.1) mikroorganizma ekimi yapıldı. Gram-pozitif ve gram-negatif örneklerin dağılımı sırasıyla %61.9 (n=91) ve %38.1 (n=56) oldu. En çok rastlanan gram-pozitif örnek Staphylococcus idi. Gram-negatif izolatlar 3. nesil sefalosporinlere, sefepime ve karbapenemlere duyarlılık gösterirken gram-pozitif izolatlar vankomisin, teikoplana ve linezolide duyarl›l›k gösterdi.
Sonuç: Metisilin duyarlı koagülaz-negatif Staphylococci ve metisilin dirençli koagülaz-negatif Staphylococci için bakteri büyümesi, konjonktiva, lakrimal kese ve alt meatus olmak üzere üç bölgede benzerlik göstermiştir. Başka bir deyişle bu mikro-organizmaların bir lokasyonda büyümesi başka bir lokasyonda da hızla büyüyebileceklerini göstermektedir.